HER KADEMEDEKİ AKADEMİK YÖNETİCİ ÜNİVERSİTE BİLEŞENLERİ TARAFINDAN SEÇİLMELİDİR!

Geçen hafta Ankara, ODTÜ, İTÜ, Çukurova ve Alparslan Türkeş Bilim Teknoloji Üniversitesinin de aralarında bulunduğu 13 üniversiteye Cumhurbaşkanınca rektör ataması yapılmıştır.  Atama şekli, üniversitelerimizin en önemli sorunu olan özerklik ve demokrasi eksiğini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Üniversitelere rektör atamasında üniversite bileşenlerinin görüşüne başvurulmadığı gibi profesör olma dışında herhangi bir nitelikli ilke veya ölçü de açıklanmamıştır. Dolayısıyla bu atamaların;  akademik ilkeler ve üniversitelerin kendine özgü dinamikleri tamamen göz ardı edilerek, siyasi saiklerle gerçekleştiğine dair güçlü bir izlenim oluşmaktadır. 

Üniversitelerimizin yönetiminde akademik, rasyonel ve etik ilkelere değil sadece siyasi ilişkilere önem verilmesinin, kurumlarımızın bilimsel yeterliklerini örselediği ve potansiyellerini gerçekleştirerek arzu edilen gelişmeyi göstermekten alıkoyduğu bugüne kadarki deneyimlerimizle sabittir. 12 Eylül 1980 darbesiyle üniversitelerimizin özgürlük ve özgünlük potansiyellerini engellemek üzere kurulmuş olan YÖK bugüne kadar üstlendiği “görevi” hakkıyla yerine getirmiştir. Ülkeyi, kamuoyunu ve yüksek yargı kararlarını hiçe sayarak Kanun Hükmünde Kararnamelerle yönetmeye dayalı bir anlayışa sahip olan siyasi iktidar; önceki dönemlerde eleştirdiği ve “AK Parti 3 Kasım 2002 Seçim Beyannamesi”nde “Rektör, dekan, bölüm başkanı, ana bilim dalı başkanı, enstitü müdürü gibi her kademedeki akademik yöneticinin seçimle işbaşına gelmesini sağlayacak yasal düzenlemeler yapılacaktır” sözüne de aykırı olarak YÖK düzenini daha keyfileştirmeye ve üniversitelerimizin bilimsel gelişimini örseleyici adımlar atmaya devam etmektedir.  Son somut örnek, 4 Haziran 2024 tarihinde Anayasa Mahkemesi’nin rektör atamaları usulünü de içeren 703 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin ilgili maddelerini iptal etmiş olmasına rağmen atamaların aynı usülle devam ediyor olması, sadece üniversitelerin özerkliğine ve demokratikliğine karşı fiillerin değil, açık hukuksuzlukların da devam ettiğinin göstergesidir. 

Çukurova Öğretim Elemanları Derneği, üniversitelerin özerk ve demokratik bir yapıya kavuşması gerektiğine yönelik kararlılığını ve Türkiye’nin sorunlarının ancak demokrasiye dayalı bir hukuk sistemine sahip olarak çözülebileceğine olan inancını korumaktadır. Üniversitelerde kurul üyeliklerinin ve rektörlük dahil her kademedeki yöneticiliklerin nitelikli ölçütlerle belirlenmiş adaylar içinden üniversite bileşenlerince seçimini talep ediyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

Çukurova Öğretim Elemanları Derneği Yönetim Kurulu

21.08.2024